(İlgili kaynakların linkleri İngilizce versiyonda yer almaktadır.)
KEYFİ GÖZALTI VE TUTUKLAMALAR
Hafta boyunca savcılar en az 49 kişi hakkında Gülen hareketiyle irtibatlı oldukları gerekçesiyle gözaltı kararı verdi. Birleşmiş Milletler Keyfi Tutuklama Çalışma Grubu (WGAD) tarafından Ekim 2020’de yayımlanan bir görüş belgesinde söz konusu grupla bağlantılı olduğu iddia edilen kişilerin geniş çaplı ve sistematik olarak hürriyetinden mahrum bırakılmasının insanlığa karşı suç teşkil edebileceği belirtildi. Derneğimiz 15 Temmuz darbe girişiminden bu yana gerçekleşen Gülen hareketi bağlantılı toplu gözaltı uygulamalarını detaylı bir veritabanı vasıtasıyla sistematik olarak kayda geçirmektedir.
10 Ekim: Gülen hareketiyle bağlantılı olduğu suçlamasıyla tutuklu olan eski öğretmen Abdullah Aslan’ın aile üyeleri, beyin tümörü olan Aslan’ın beyin ameliyatı geçirdiği Ağustos ayından bu yana sol elini kullanamadığını ve kendi bakımını yapamadığını duyurdu.
10 Ekim: Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, eski Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International) Türkiye ofisi başkanı Taner Kılıç’ın terörizm suçlamasıyla tutukluluğu konusunda Türkiye’yi haksız bulan bir kararın Yüce Divan’a havale edilmesi yönündeki bir talebi reddetti. Karar böylece kesinlik kazandı. Davaya konu yargılanması sonucunda 6 yıl 3 ay hapis cezasına mahkum edilen Kılıç, kararı temyize götürmüştü.
11 Ekim: Manisa’da polis, multipl skleroz (MS) hastası 29 yaşındaki Meryem Karateke’yi Gülen hareketiyle irtibatlı olduğu suçlamasıyla gözaltına aldı. Kardeşi tarafından medyaya yapılan açıklamalarda beş yıllık bir tedavi sürecinden geçen Karateke’nin sağlık durumunun hassas olduğu ve tutuklanmasının hastalığının yeniden nüksetmesine neden olabileceği duyuruldu.
12 Ekim: Cezaevindeyken pankreas kanseri teşhisi konan Ali Osman Ünal isimli bir mahkum hayatını kaybetti. Eski bir kamu çalışanı olan Ünal, Gülen hareketiyle bağlantılı olma suçlamasıyla tutuklanmış, teşhisinin ardından dört ay sonra serbest bırakılmıştı.
ZORLA KAYBEDİLMELER
Hafta boyunca, 2016-2018 yılları arasındaki olağanüstü hal döneminde görevinden ihraç edilen ve 6 Ağustos 2019 tarihinde ortadan kaybolduğu ihbar edilen eski kamu çalışanı Yusuf Bilge Tunç’tan bir haber alınamadı. Tunç’un ortadan kaybolması 2016 yılından bu yana yaşanan ve Türk hükümetinin dahil olduğuna dair güçlü bulgular içeren bir dizi zorla kaybedilme vakasının son örneklerinden biri oldu.
11 Ekim: Anayasa Mahkemesi, Kasım 2016’da kaybolduğu duyurulan eski bir istihbarat mensubunun nerede olduğuna ilişkin polis ve savcılar tarafından etkili bir soruşturma yürütülmediğine hükmetti.
TOPLANTI VE ÖRGÜTLENME ÖZGÜRLÜĞÜ
10 Ekim: Ankara’da 2015 yılındaki bir bombalı saldırının kurbanlarını anmak üzere düzenlenen bir gösteriye müdahale eden polis 17 kişiyi geçici olarak gözaltına aldı.
13 Ekim: Bir İstanbul mahkemesi, Mert Karadağ adlı bir aktivisti Boğaziçi Üniversitesi protestolarına katıldığı gerekçesiyle beş ay hapis cezasına mahkum etti.
14 Ekim: Adana Valiliği, HDP tarafından kuruluş yıldönümünü kutlamak üzere planlanan bir etkinliğe izin vermedi.
15 Ekim: Mardin Valiliği, bir kilisede gerçekleştirilmesi planlanan bir sergiyi yasakladı.
15 Ekim: İstanbul’da hasta mahkumlarla ilgili olarak düzenlenen bir gösteriye müdahale eden polis dört kişiyi geçici olarak gözaltına aldı.
15 Ekim: Hakkari Valiliği, il sınırları içerisinde her türlü açık hava toplantı ve gösterisini 15 gün boyunca yasakladı.
İFADE VE BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ
10 Ekim: Rize’de polis, 2015 yılında bir bombalı saldırıda hayatını kaybeden Osman Turan Bozacı’nın oğlu Çağlayan Bozacı’yı, bir anma etkinliğinde yaptığı konuşma nedeniyle gözaltına aldı.
10 Ekim: Bir İstanbul mahkemesi, sosyal medyada halkın dini değerlerini aşağıladığı gerekçesiyle bir kişiye 3 ay 2 gün hapis cezası verdi ve hükmün açıklanmasını geri bıraktı.
10 Ekim: İstanbul’da bir temyiz mahkemesi, gazeteci Mehmet Baransu’ya bir askeri komplo iddiasına ilişkin haberleri nedeniyle verilen 13 yıllık bir hapis cezasını bozdu. Avukatı Baransu’nun yine gazetecilik faaliyetleri nedeniyle verilen başka mahkumiyetler nedeniyle cezaevinde kalacağını duyurdu.
10 Ekim: Hükümete yakın bir gazete, İsveç’te yaşayan gazeteci Abdullah Bozkurt’un gizlice çekilmiş bir fotoğrafını yayınladı.
10 Ekim: Venedik Komisyonu, acil koduyla yayınladığı bir görüşte, “yalan veya yanıltıcı bilgi” yaymakla suçlanan kişiler hakkında hapis cezaları öngören bir yasa tasarısını geçirmemeleri yönünde Türk makamlarına çağrıda bulundu.
10 Ekim: Bir Hatay mahkemesi, Kürt azınlığa ilişkin yayın yapan Etkin haber ajansı (ETHA) tarafından kullanılan bir web sayfasına erişim engeli getirdi.
11 Ekim: Bir Sakarya mahkemesi, 15 askere cinsel saldırı suçlamasıyla tutuklanan bir komutana ilişkin bir habere erişim engeli getirdi.
13 Ekim: Bir İstanbul mahkemesi, gazeteciler Faruk Eren ve Furkan Karabay’ı, bazı savcıların ataması üzerine yaptıkları haberlerden dolayı 2 yıl 3 ay hapis cezasına mahkum etti.
13 Ekim: Konya’da polis, Kürt medyasında çalışan muhabirler Dilan Babat ve Fırat Can Arslan’ı, bir cenaze etkinliğine ilişkin yayınları nedeniyle geçici olarak gözaltına aldı.
13 Ekim: “Yalan haber” yayan sosyal medya kullanıcıları hakkında hapis cezası öngören bir yasa TBMM’den geçti.
14 Ekim: Bir Ankara mahkemesi, Kürt siyasetçi Selahattin Demirtaş’ı, kendisi hakkında iddianame hazırlayan bir savcıya hakaret ettiği gerekçesiyle 2.5 yıl hapis cezasına mahkum etti.
14 Ekim: Bir Kilis mahkemesi, geçmişte şiddet eylemi gerçekleştirmiş olmasına rağmen savcı olarak atanan bir iktidar partisi üyesine ilişkin iki habere ve bir tweete erişim engeli getirdi.
15 Ekim: Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM), Bartın’da gerçekleşen ve 41 işçinin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan bir maden patlamasına ilişkin paylaşımlar nedeniyle 12 sosyal medya hesabı hakkında soruşturma başlatıldığını duyurdu.
SEYAHAT ÖZGÜRLÜĞÜ
12 Ekim: Bir Alman gazetenin yaptığı haberde, Türk hükümetine yönelik eleştirileri veya hükümetin hedefindeki sosyal gruplarla bağları nedeniyle, birçoğu Türk ve Kürt kökenli olan 120’den fazla Alman vatandaşının, Türkiye’yi terk etmesine Türk makamlarınca izin verilmediği duyuruldu.
İNSAN HAKLARI SAVUNUCULARI
10 Ekim: Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, eski Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International) Türkiye ofisi başkanı Taner Kılıç’ın terörizm suçlamasıyla tutukluluğu konusunda Türkiye’yi haksız bulan bir kararın Yüce Divan’a havale edilmesi yönündeki bir talebi reddetti. Karar böylece kesinlik kazandı. Davaya konu yargılanması sonucunda 6 yıl 3 ay hapis cezasına mahkum edilen Kılıç, kararı temyize götürmüştü.
YARGI BAĞIMSIZLIĞI VE HUKUK DEVLETİ
12 Ekim: Eskişehir’de bir üniversite, daha önce iki kez ihraç edilen ve ardından mahkeme kararıyla göreve iade edilen bir akademisyeni üçüncü kez ihraç etti.
KÜRT AZINLIK
10 Ekim: Bir Hatay mahkemesi, Kürt azınlığa ilişkin yayın yapan Etkin haber ajansı (ETHA) tarafından kullanılan bir web sayfasına erişim engeli getirdi.
12 Ekim: Medyada yer alan haberlerde, İstanbul’daki bir cezaevinde tutuklu bulunan HDP milletvekili Semra Güzel’in dilekçelerine cezaevi yönetimi tarafından cevap verilmediği ve Güzel’in diğer mahkumlarla ortak aktivitelere katılmasına izin verilmediği duyuruldu.
12 Ekim: Tutuklu Kürt gazeteci Ziya Ataman, cezaevinden gönderdiği bir mektupta, tek kişilik bir hücrede tutulduğunu ve açık hava faaliyetlerine erişiminin günde 1.5 saat ile sınırlı olduğunu duyurdu.
13 Ekim: Konya’da polis, Kürt medyasında çalışan muhabirler Dilan Babat ve Fırat Can Arslan’ı, bir cenaze etkinliğine ilişkin yayınları nedeniyle geçici olarak gözaltına aldı.
14 Ekim: Bir Ankara mahkemesi, Kürt siyasetçi Selahattin Demirtaş’ı, kendisi hakkında iddianame hazırlayan bir savcıya hakaret ettiği gerekçesiyle 2.5 yıl hapis cezasına mahkum etti.
14 Ekim: İstanbul’da polis, bir kentsel dönüşüm projesi kapsamında gerçekleştirilen yıkımları haberleştirmek üzere takip eden gazeteci Meral Danyıldız’ı geçici olarak gözaltına aldı.
17 Ekim: Diyarbakır’da polis, Kürtçe dilinde yayımlanan Xwebûn gazetesinin İstanbul’a gönderilmesi planlanan bazı nüshalarına el koydu.
CEZAEVİ KOŞULLARI
10 Ekim: Bir Erzurum cezaevinde tutulan Abdulbaki Harmancı adlı bir mahkumun sağlık durumundan dolayı hususi olarak ihtiyaç duyduğu bazı gıda maddelerinin cezaevi yönetimi tarafından temin edilmediği duyuruldu.
12 Ekim: Medyada yer alan haberlerde, İstanbul’daki bir cezaevinde tutuklu bulunan HDP milletvekili Semra Güzel’in dilekçelerine cezaevi yönetimi tarafından cevap verilmediği ve Güzel’in diğer mahkumlarla ortak aktivitelere katılmasına izin verilmediği duyuruldu.
12 Ekim: Tutuklu Kürt gazeteci Ziya Ataman, cezaevinden gönderdiği bir mektupta, tek kişilik bir hücrede tutulduğunu ve açık hava faaliyetlerine erişiminin günde 1.5 saat ile sınırlı olduğunu duyurdu.
13 Ekim: Bir Bolu cezaevinde gardiyanlar mahkumların kişisel eşyalarına el koydu. Konuyla ilgili yayımlanan haberlerde ayrıca bahse konu cezaevinde mahkumlara verilen yemeklerin yetersiz olduğu ve mahkumların spor faaliyetlerinin keyfi şekilde kısıtlandığı duyuruldu.
13 Ekim: Diyarbakır’daki bir kadın cezaevinde ortak açlık grevi yapan 36 mahkuma disiplin cezaları verildi. Söz konusu cezalar bilahare bir infaz mahkemesi tarafından iptal edildi.
MÜLTECİLER VE GÖÇMENLER
16 Ekim: Yunanistan makamları, Meriç bölgesinde Türkiye tarafından Yunanistan’a zorla sokulmuş 92 göçmeni çıplak ve vücutlarında yara izleri olduğu şekilde bulduğunu iddia etti. Türkiye tarafı iddiayı reddetti.
İŞKENCE VE KÖTÜ MUAMELE
10 Ekim: Hakkari’de polis, bir gösteriye katılımları dolayısıyla gözaltına aldığı yedi kadına çıplak arama uygulaması yaptı.
10 Ekim: Medyada yer alan haberlerde Mardin’den Erzincan’a nakledilen mahkumlar Abdülkadir Turay, Hamdullah Öz ve Yusuf Erat’a nakilleri esnasında fiziksel şiddet uygulandığı duyuruldu.
10 Ekim: Ankara Barosu genel kurulu, Ocak 2022’de Ankara emniyetinde yaşandığı iddia edilen bir işkence hadisesine ilişkin olarak daha önce hazırlanan bir raporun kamuyla paylaşılmasına karar verdi. Gülen hareketine yönelik operasyonlar kapsamında gözaltına alınan çok sayıda kişinin kötü muameleye maruz bırakıldığı iddialarını konu edinen bahse konu raporun önceki baro yönetimi tarafından gizli tutulması baro içerisinde ciddi bir krize ve bazı kıdemli hukukçuların barodan istifasını netice vermişti.
12 Ekim: Bir Rize cezaevinde tutulan hasta mahkum Süphan Çabuk, hastaneye kaldırılmasının ardından hayatını kaybetti. Konuyla ilgili haberlerde Çabuk’un vücudunda fiziksel şiddete işaret eden morluklar olduğu ve ölümüne ilişkin otopsi raporunun Çabuk’un ailesiyle paylaşılmadığı iddia edildi.
13 Ekim: İstanbul’da polis, gözaltında bulunan sekiz kişiye kötü muamelede bulundu.
14 Ekim: Bir Edirne cezaevinde gardiyanlar, çıplak arama uygulamasına direnen Naci Kaya isimli bir mahkuma fiziksel şiddet uyguladı.
15 Ekim: Bir Kocaeli cezaevinde gardiyanlar Ahmet Dizlek isimli bir mahkumu ölümle tehdit etti.
15 Ekim: Bir Elazığ cezaevinde gardiyanlar, Van’dan isteği dışında nakledilen iki mahkuma fiziksel saldırıda bulundu.
15 Ekim: Bir Yozgat cezaevinde gardiyanlar Şanlıurfa’dan nakledilen üç mahkuma sözlü saldırıda bulundu.
SINIR ÖTESİ KÖTÜ MUAMELE
10 Ekim: Hükümete yakın bir gazete, İsveç’te yaşayan Abdullah Bozkurt isimli bir gazetecinin gizlice çekilmiş bir fotoğrafını yayınladı. Aynı gazetede daha önce Almanya’da yerleşik gazeteci Cevheri Güven’in ve evinin gizlice çekilmiş fotoğrafları yayınlanmıştı. Bozkurt son dönemde fiziksel saldırılara hedef olan sürgün Türk gazetecileri arasında yer alıyor.
Comments